Aydın,  “Fulvik asit, bitkilerin gelişimi için çok önemli”

Buse Gençtürk- Şahin Öztürk

İZMİR (Ege Ajans)- Ege Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Kimya Mühendisliği Bölümü’nde Kimya Mühendisi Okyanus Aydın’ın konuşmacı olarak katıldığı “Biyopolimer Esaslı Taşınım Sistemleri Kullanılarak Fulvik Asidin Enkapsülasyonu ve Sürekli Salımı” konulu seminer düzenlendi.

 Ege Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Kimya Mühendisliği Bölümü Seminer Salonu’nda gerçekleşen ve danışmanlığını Prof. Dr. Oğuz Bayraktar’ın yaptığı seminerde, Okyanus Aydın,  “Fulvik asitin enkapsülasyona tabii tutulması ve bu kapsüller içerisinden sürekli salınımını amaçlıyoruz. Bu sürekli salınımı natürel polimerler olan sodyum aljinat ve bamya zamkı  kullanarak yapıyoruz.” diye konuştu.

 İşlemde kullanılan metodlardan bahseden Aydın, “Bazı enkapsülasyon metodlarını kullanıyoruz. Bunlar da damlatma ve elektrosprey metodları. Bu damlatma metodunda aljinat solüsyonuyla fulvik asidi kapsüllüyoruz. Aynı zamanda bu aljinat solüsyonu içerisinde bamya polisakkaritleri oluyor. Sonra sodyum aljinatın kalsiyum klorür ile üç boyutlu kapsülleme özelliğini kullanarak da damlatıyoruz ve anında jel kıvamına geliyor. İçinde fulvik asit kapsüllenmiş oluyor” dedi.

Aydın, “Damlatma işlemine çok benzeyen elektrosprey metodunda ise voltaj veriyoruz. Bu voltaj sayesinde de hızlı bir şekilde bu kalsiyum klorürün içerisine damlıyor ve çok daha küçük parçacıklar oluşturabiliyoruz. Kapsülleme işlemi öncesindeki aşamalar işe ekstraksiyon aşamaları. Fulvik asit eldesi için içerisinde humik ve fulvik asit miktarı en çok olan leonarditi kullanıyoruz. Aynı zamanda bamya polisakkaritlerini bamya sebzesinin asetonla tepkimesiyle çöktürme işleminden faydalanarak elde ediyoruz. Tüm materyaller elde edildikten sonra oluşan kapsüllerin kapsül boyutu, enkapsülasyon verimi ve salım kinetiklerini inceleyeceğiz. Salım kinetiklerini incelemek için fulvik asit kaplanmış kapsülleri asit, nötral ve bazik ortamlara atacağız ve bunun içinden zamana bağlı nasıl bir salınım olduğunu gözlemleyeceğiz” diyerek sürekli salım sistemlerini anlattı.

Fulvik asit gibi asitlerin, bitkilerin gelişimi için çok önemli olduğunu ifade eden  Aydın, “Bitkinin kök gelişimini hem gövde hem de yaprak gelişiminde etkili. Bu kapsülleri onun üzerine bamya polisakkaritleriyle birlikte yapıştırdığımız zaman orada sürekli fulvik asit salınımını sağlayacağız” diyerek konuşmasını bitirdi.

“Literatürde fulvik asidin enkapsülasyonu yok”

Seminerin sonunda Prof. Dr. Oğuz Bayraktar ise “Literatürde fulvik asidin enkapsülasyonu yok. Biz bu eksikliği gördük. Tarımda bunu daha etkin ve daha teknolojik yöntemler yaprak üzerine yavaş salınımını üzere karar verdik ve bu çalışmayı yaptık. Aslında çıktısı da bir ürün haline dönüştürülebilecek bir proje. Tarımda bu organik moleküllerin yani doğal kaynakların daha etkin ekonomik kullanımı daha önemli. Hem maliyeti düşürmek hem de yaprak üzerinden bitki büyümesine daha etkili olması açısından bu projeyi geliştirdik” sözleriyle bu projenin bir ürüne dönüşebileceğini vurguladı. 

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir