Ege’de “Hz. Peygamber’in Evrensel Mesajı” konferansı

Prof. Dr. Köse “Hz. Peygamberimiz,  insanlığı kardeşlik çatısı altında birleştirmiştir”

Ege Üniversitesi’nde (EÜ) “Hz. Peygamber’in Evrensel Mesajı” konulu bir konferans veren İzmir Katip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Rektörü Prof. Dr. Saffet Köse, İslam’ın merhamet merkezli bir din olduğunu ve Peygamberimizin de bunun en güzel örnekliğini sergilediğini, bugün ne Müslüman dünyanın ne de insanlığın bunu temsil edebildiğini söyleyerek onun hayatından zengin örneklere yer verdi.

EÜ Fen Fakültesi Konferans Salonu’nda yapılan etkinliğe Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak, EÜ ve İKÇÜ Üst Yönetimi, Senato Üyeleri, akademisyenler ve öğrenciler katıldı.

Sözlerine Berat Kandilini kutlayarak başlayan ve günümüzde İslam Dünyasına bakıldığında Hz. Peygamber’in ümmeti olmaya layık olan bir toplumun olmadığını söyleyen Prof. Dr. Köse, “Maalesef Müslüman ülkelere baktığımızda, her birisinde laboratuvarlarda üretilmiş örgütler din adına dine ve insanlara zulmediyorlar. Dünyanın diğer kesiminde de genel anlamda merhametsiz bir zemin var. Mesela 1 milyardan fazla insan temiz içme suyu bulamıyor, açlıktan ölen insanlar var buna karşılık israf ve savurganlığın yaşam biçimi olduğu başka bir dünya var. Oysa ben, Hz. Peygamber’in böyle bir dünyayı değiştirmek için geldiğine inanıyorum.” dedi.

Hz. Muhammed’in ilahi mesajında her şeyden önce “merhamet” kavramının belirleyici olduğunu belirten Prof. Dr. Saffet Köse, “Merhamet, temel ilişkilerde İslamiyet’in koyduğu en temel kavramdır. Allah Teâlâ Kur’ân’ın hemen başında Fâtiha suresinde kendisini “âlemlerin rabbi” olarak takdim ettikten hemen sonra merhametli oluşuna dikkat çeker, belli aralıklarla da bunu tekrar eder. Hz. Muhammed’i de merhamet peygamberi olarak gönderdiğini bildirir. Varlıkla ilişkide mü’minlere yakışanın merhamet olduğunu vurgular. Merhamet sadece acımak demek değildir. O Allah ile kul arasında olabilir. Varlıkla ilişkide merhametin iki boyutu vardır. Birincisi nezaket ve zarafetle muamele etmek, ikincisi ise ihsandır; yani iyilik etmek ve iyi davranmaktır. İyilik de istenileni istenildiği zaman ve gönülden yapmak demektir. Bu iki tutumdan da karşılıksız sevgi doğar. Onun sonucunda da sekînet yani huzur gelir. Hz. Peygamber sadece insanlar için değil bütün varlıklar için bir rahmet olmuştur. O’nun nezaketinden ve iyiliğinden bütün varlıklar hissesini almışlardır” diyerek Hz. Peygamber’in hayatından çeşitli merhamet örnekleri sundu.

 “İLİŞKİLER;  NEZAKET, ZARAFET VE İHSAN TEMELLİ OLMALI”

Prof. Dr. Köse,  “İslam tarihinde yazılmış ahlak kitaplarında toplumu düzenleyen ilkeler arasında ‘adalet’ olgusunun üst ilke olduğuna vurgu vardır. Ancak adaleti aşan değerlerin bulunduğuna da dikkat çekilir. Adaleti aşan en temel değer ise “muhabbet”tir. Adalet, hak edene hak ettiğini vermektir. Muhabbetin olduğu yerde ise hak davası olmaz. Bazen hak ettiğinizden feragat eder, bazen de hak edene fazlasını verirsiniz. Bu da merhametin en dinamik boyutudur. Bu sağlayabilirseniz çatışmayı asgariye indirir ve çıkan uyuşmazlıkları çözmek de daha kolay hale gelir. Peygamberimizin de istediği budur” diye konuştu.

“Peygamberimiz, merhametin ve adaletin tecellisi olarak toplumda imtiyazları kaldırmıştır” diyen Prof. Dr. Köse, “Peygamber efendimizin çok mütevazı bir hayatı vardı. İnsanlar arasında ayrımcılık, imtiyaz, ayrıcalıklı sınıf oluşturma gibi kavramlar onun kitabında yoktu. Yine Peygamberimizin üzerine titrediği konulardan birisi de ‘kul hakkı’ydı. Kul hakkının affı yoktur. Peygamberimiz, ‘dünyada bir kulun hakkına girdiyseniz, onu bu dünyada halledin’ demiştir. Bugün kul hakkı duyarlılığını ne kadar güçlendirebilirsek o kadar hakları koruyabiliriz ve hak ihlallerini engelleyebiliriz” diye konuştu.

 “HZ. PEYGAMBERİMİZ,  İNSANLIĞI KARDEŞLİK ÇATISI ALTINDA BİRLEŞTİRMİŞTİR”

Hz. Muhammed’in savaş hukukunun kurucusu olarak kabul edildiğini vurgulayan Prof. Dr. Köse, “İlk dönemlerden itibaren Peygamberimizin hayatı esas alınarak savaş ahlakı ve hukuku alanında kitaplar hazırlanmıştır. Bugün, uluslararası hukuk kurallarının çoğu uygulanmamaktadır ancak Hz. Muhammed bu kuralları o dönemde oluşturmuş ve tek taraflı da olsa uygulamıştır. Meşru müdafaa, ahde vefa, elçilerin dokunulmazlığı, düşmanla işbirliği, zulüm gören insanların yardım talebi gibi meşru bir sebep dışında kimseyle savaşmamıştır. Savaşı meşru kılan bir sebep ortaya çıktığında da ordu komutanlarına kadınlar, çocuklar, yaşlılar kısaca siviller ve mabetler, hayvanlar, sular, ağaçlar gibi çevrenin savaş dışı olduğunu belirterek bu konuda duyarlılık gösterilmesini istemiştir. Savaş sonrasında da esirlere iyi davranılmasını emretmiş ve bunu da uygulamıştır. Bugün Dünya, hala o noktaya gelememiştir.” dedi.

Prof. Dr. Köse, Hz. Peygamberin, tüm insanlığı kardeşlik çatısı altında birleştirdiğini, Adem-Havva’nın çocukları olarak bütün insanların “insan kardeş” olduklarını ifade etmiştir. Bundan da asabiyetin anlamsızlığı, uluslararası sorunlarda insani dayanışma ve farklılıklarla bir arada yaşama gibi sonuçlar doğmuştur. Bunun yanında Müslüman ise din kardeşliği, aynı anne-babadan doğanların da soy kardeşi olduklarını bunun da kendine özgü bir hukukunun bulunduğunu” söyledi.

Prof. Dr. Köse, konferansa katılan ve katkı sağlayanlara teşekkür ederek konuşmasını bitirdi.

Etkinliğin sonunda Prof. Dr. Saffet Köse’ye bir “Teşekkür Belgesi” veren Rektör Prof. Dr. Necdet Budak, “Bu tür konferansların ve seminerlerin seri halinde devam etmesi gerekiyor. Biz de Birgivi İslami İlimler Fakültesi’ni kurduk. Sayın hocamızın da bununla ilgili desteğine ihtiyacımız var. Bu konferans vesilesi ile ben de herkesin Berat Kandilini tebrik ediyorum. İnşallah hepimiz ‘berat’ oluruz, affediliriz” dedi.

 

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir